DD:100 Beliz Güçbilmez, "Kurmacalara Neden Muhtacız?", Metinleri Deneyimlemek, Tiyatro ve Bellek İlişkisi
Beliz Güçbilmez ile Ankara Üniversitesi'nde İktisat okuduğu yıllardan başlayarak DTCF Tiyatro Bölümü'ne evrilen hikayesine; Tersine Mühendislik: Yazmak İçin Okumak ile başlayan yazarlık atölyesi serisinden kurmacalara neden muhtaç olduğumuza ve hiçbir kurmacanın hikayesinden ibaret olmadığına ve de sanat yapıtını hayattan ayıran şeyin bi' tasarımı olması gerçekliğine dair keyifli bi' söyleşi gerçekleştirdik.
1. Ankara Üniversitesi’nde İktisat okuduğunuz yıllara gitsek ve sizi tiyatroya yönelten yolları hatırlasak -o süreçte izlemiş olduğunuz oyunların da etkisiyle- nasıl bir dönüm noktasından bahsedebilirsiniz?
2. DTCF’de tiyatro yüksek lisans yapmanıza dair konuşurken bi’ söyleşinizde “kimse kuramcı olmak için girmiyor tiyatroya ama ben onu istedim” demiştiniz o noktadaki içsel motivasyonunuzu sormak isterim, neydi sizi kuram tarafında tutan?
3. Akademisyenlik yolculuğunuzda ‘sebat’ önemli bi’ yer tutuyor olsa gerek ki yine bi’ söyleşinizde “yıllarca Hamlet okutmak isterdim; kazırsanız derine doğru başka bi’ şey çıkıyor”, demişsiniz bu noktadan hareketle biraz “nitelikli okuyucu” olmak üzerine konuşalım isterim; gereksinimleri neler sizce?
4. Tersine Mühendislik: Yazmak için Okumak ile başlayan ve Hikâyeler Nereden Geliyor, Hikâyenin Zihni ve Hikâyenin Belleği ile devam eden pek kıymetli atölye serinizden de konuşalım isterim ve beraberinde tarafınızdan geliştirilen Manyetik Alan Metodu’nu da sizden dinlemek isterim.
5. Sizin deyiminizle kolektif bir hatırlama ve unutma pratiğiyle ilgilenen kitabınız Zaman Zemin Zuhur özelinde de konuşulacak çok şey var elbet ama ben özellikle tiyatro sanatının bellekle ilişkisini sormak isterim.
6. Bir diğer kitabınız olan Anne Ben Düştüm Mü? –ki adının hikâyesi her ne kadar mahalle mektebi eşrafı tarafından bilinse de- doğrudan sormak isterim cidden kurmacalara neden muhtacız, nasıl bir ihtiyaca cevap veriyor kurmacalar?
7. Tiyatro metni yazmak özelinde konuşacak olursak dışarıdan görülebilir olanı yazmak konusunda siz neler söylemek isteriniz nihayetinde sahnelensin diye yazılıyor bu metinler; fakat son yıllarda monologlarla dolan tek kişilik oyuncu performanslarını düşününce görülebilir olanın ortaya çıkması daha mı zor oluyor dersiniz; yoksa o da oyunun/oyuncunun marifeti mi demeliyiz?
8. Yeniden yazma konusunda da konuşalım isterim tekrar okumalar ve izlemeler sizin çok kıymet verdiğiniz bir durum ve asıl farkındalık o zaman oluşuyor belli ki; peki siz öğrencilerinizin yazdıklarına geri bildirim sürecinde en çok neye dikkat ediyorsunuz neyi önemsiyor ve nasıl dile getiriyorsunuz? (Henüz atölyelerinizin uygulama kısmını deneyimleme fırsatı bulamamış biri olarak merak ediyorum doğrusu)
9. Yıllardır analizini yaptığınız/yaptırdığınız oyunların uyarlamalarını sahnede izlemek ne hissettiriyor size diye sorsam eleştirel sekmeyi kapatıp keyif almak için izlemek mümkün mü?
10. Bizim yayın adımız da olan dördüncü duvar kavramına sizin bakış açınızı sormak isterim. (Metnin sınırlarını, yönetmen tercihlerini ve seyirci beklentilerini vs. de düşünebiliriz belki)
Kendisine bu hoş sohbet için çok teşekkür ederiz.
Dördüncü Duvar #podcast serisinde bugün 100. konuğumuzu ağırladık. 100 kişi ile konuşmak, onların hikâyelerini dinlemek ve yeni pencereler açmak müthiş bir çaba ve müthiş bir keyifti!
100. bölümde Beliz Güçbilmez'in olması ve onunla sohbet ediyor havasında dinleyici koltuğuna geçmek, sadece tiyatroyu değil aynı zamanda hayatı konuşmak gibiydi. İyi ki geldi!