DD:S709: Semih Ali Aksoy, "Nitelikli" Çocuk Tiyatrosu ve Boş Sahne
Semih Ali Aksoy'la ODTÜ'de Endüstri Mühendisliği okurken ODTÜ Oyuncuları'na dahil olmasıyla başlayan devamında Sosyoloji yüksek lisansı yaparken radikal bi' kararla İspanya'da tiyatro eğitimi alma kararı verdirten tiyatro tutkusu; Boş Sahne ekibiyle yollarının kesişmesi ve beraberinde ürettikleri, yıllara meydan okuyan Çalgıcı Gülali Masalı, Çimidi, aBzu ve diğer oyunları; bi' oyun arkadaşı olarak tanımladığı müzik ve müzikten sahneye boşlukları arayan, bi' şeyleri açıklayarak değil de yeni açıklıklar açarak 'hayatla ilişkilenme' yolları arayan sanata yaklaşımları üzerine keyifli bi' söyleşi gerçekleştirdik.
1. ODTÜ yıllarınla başlayalım isterim; Endüstri Mühendisliği’nde okurken seni ODTÜ Oyuncularıyla tanıştıran -o yolculuğa çıkmana vesile olan- bi’ an ya da anı var mıdır?
2. Peki mezun olduktan sonra dahi bu heyecanı sürdürten devam etme motivasyonunu sorsam neler söylersin?
3. “Sade ve özgür bir şekilde yaşamak, yaşadığımız gibi tiyatro yapmak istiyoruz.” diye ilgilisine seslene Boş Sahne, yolculuğuna nasıl başladı; böylesi özverili, uyumlu bi’ ekip ve nitelikte tutarlı işler tesadüfen ortaya çıkmıyor elbet?
4. Tiyatro paydasında üreten insanlara baktığımızda farklı disiplinlerden gelen ve birbirinden beslenen pek çok örnek görmek mümkün; peki sence bu denklemde konservatuvar okumamış olmak -belli kalıpların dışında kalmak- daha özgür düşünüp düşleyebilmek bir avantaj diyebilir miyiz; siz kendi yolculuğunuzda bunu nasıl deneyimlediniz?
5. Halihazırda hem yetişkin hem de çocuk tiyatrosu üzerine çalışmaktasınız fakat; ben bu söyleşinin odağı ‘nitelikli’ çocuk tiyatrosu olsun istiyorum ve o doğrultuda öncelikle senin başlangıç noktanı merak ediyorum; nasıl bir ihtiyaç çocuk tiyatrosuna yönelmene yol açtı; günlük rutininde okuduğun çocuk kitapları ve/veya masallar bu amaca nasıl hizmet etti; kendi çocukluğundan neler kattın bu yaratım süreçlerine?
6. Müziğin de hayatındaki yeri çok kıymetli olsa gerek, kendi tanımınla müziğin senin için hissettirdiklerini sormak isterim ve de tiyatrodaki rolünü konuşalım isterim.
7. Oyun metinlerinize baktığımızda bazen uyarlamalar bazen de özgün metinler karşımıza çıkıyor; ön hazırlık aşamasında nasıl bir okuma süreci geçirirsiniz diye sormak isterim; dertlendiğiniz belli bi’ mesele etrafında mı düşünürsünüz, ekip üyelerinin yapabilirliklerini mi düşünürsünüz ve daha önceki oyunlarda seyircilerden aldığınız geri bildirimler ne kadar şekillendirir sonraki oyun süreçlerini?
8. Benim izleme fırsatı bulabildiğim iki oyununuz da (Çimidi ve aBzu) doğa merkezli atmosferler yaratması; bireysellikten öte birliktelik vurgularıyla; pek sahici oyunculuklarıyla hem çocukların hem de yetişkinlerin keyifle izlediği eserler; peki siz bu oyunların masa başı çalışması sürecinde seyirciyle neleri paylaşmak istemiştiniz ve sahneleme sonrasında özellikle çocuklardan ne gibi tepkiler aldınız merak ediyorum doğrusu.
9. Maalesef alanda pek çok insanın ‘kolaycılık’ olarak gördüğü çocuk oyunları alanında zoru başardığınız aşikar; özenle, özveriyle yapılan bu çalışmaların devamlılığı için beslendiğiniz alanları da konuşalım isterim.
10. Bizim yayın adımız da olan dördüncü duvar kavramına senin bakış açını sormak isterim; yazar, yönetmen ve oyuncu kimliklerinle değerlendirebilirsin.
Kendisine bu hoş sohbet için çok teşekkür ederiz.