DD:S8E4 Can Atak, Orkestrada 'En Çok Sus Yazılan Adam'a Söz Olan Oyun: "Çarpışma"
Can Atak’la ilk sahne heyecanını tattığı Peter Pan oyunundan başlayarak Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı tiyatro yolculuğunu ve bugün ‘iyi ki’ diyerek andığı Sivas bölge tiyatrosu yıllarını konuştuk. Ayrıca, İstanbul DT bünyesindeki ilk oyunu Çarpışma’daki oldukça ses getiren performansıyla ‘kendi yaşamında kendi rolünü oynamak isteyen ve fakat en çok sus yazılan’ karakterinin ona hissettirdiklerine ve oyunun arka perdesine dair oldukça keyifli bi’ söyleşi gerçekleştirdik.
1989 Ankara doğumlusunuz; ve yine konservatuvar eğitiminizi de Ankara’da Hacettepe Üniversitesi’nde aldınız peki biraz o yılların öncesine gitsek ve içinize düşün o ilk tiyatro kıvılcımını hatırlasak neler söylersiniz?
Mezuniyetin ardında Sivas’ta bölge tiyatrosunda da yıllarca görev aldınız; peki o ilk profesyonellik deneyimlerinize dair; şehrin ve izleyici profilinin sizde bıraktıklarına dair neler söylemek istersiniz?
Şimdilerde İstanbul DT bünyesinde çalışmaktasınız ve son yıllarda adınızdan sıkça söz ettirdiğiniz Çarpışma adlı oyununuzla Afife Tiyatro Ödülleri’nde adaylığına kadar ulaştınız; bu oyun özelinde metinle ilk buluştuğunuz anları ve karakteri içselleştirme yolculuğunda neler yaşadığınızı sormak isterim.
Çarpışma metni son zamanlardaki alışılagelmişin dışında bir tek kişilik oyun sunuyor izleyiciye ve bazen kendi hayatımızın başrolü olmamız gerekirken bile görünmez/duyulmaz olduğumuz anlarda en çok sus yazılan bir yaşam yolculuğunda varlığımızı kanıtlamanın bir yolunu düşündürüyor; peki siz böylesi bi’ durumda kendinizi nasıl var ederdiniz diye sorsam?
İstanbul’da halihazırda ödenekli bi’ tiyatro bünyesinde çalışırken tiyatroya dair hayallerinizi tam anlamıyla gerçekleştirebilidiğinizi söyleyebilir misiniz; yoksa ileride mevcut kurumunuzun yanında kendi oluşumunuz olan bir tiyatro kurmak hayallerinizi orada sahneye taşımak gibi düşünceleriniz var mı merak ediyorum doğrusu?
Peki farklı şehirlerde sahnede olmayı deneyimlemiş pek çok seyirciyle karşılaşmış bir oyuncu olarak Ankara’da tiyatro yapmanın ve Ankara seyircisinin sizin için anlamını sormak isterim; (Çarpışma’da da dile getirdiğiniz gibi her şey o anlayan tek bir kişinin arayışı nihayetinde; nerede olursa olsun..)
Bizim yayın adımız da olan dördüncü duvar kavramına sizin bakış açınızı sormak isterim?
Kendisine bu hoş sohbet için çok teşekkür ederiz.


